http://www.trgamer.com/img/072007/graw2_pc/i1.jpg
Tom Clancy'nin ismini ne zaman duysam oldukça heyecanlanırım. İlk olarak ismini 1998 yılında Rainbow Six adlı oyunda duymuştum. Rainbow Six'in çıktığı zamanlarda, etrafta Quake taklidi önümüze gelen her düşmanı öldürdüğümüz çizgisel oynanışa sahip oyunlar kol geziyordu. Ancak, Rainbow Six daha önce hiçbir oyunda görmediğimiz derece gerçekçilik sunuyordu ve oyunda yapacağımız her hareketi önceden düşünmemiz gerekiyordu. Rainbow Six ile tek kurşunda ölmenin nasıl olduğunu anlamış olmuştuk. Yani kısacası Rainbow Six, FPS türüne taktiksel oynanışı yeni bir soluk olarak getirmişti. 2001 yılında ise Tom Clancy's Ghost Recon piyasaya sürüldü. Oyun, tüm Tom Clancy oyunları gibi oldukça gerçekciydi ve Rainbow Six'in aksine sadece bina içlerinde değil, şehir içinde ve açık arazilerde savaşmamıza imkan tanıyordu. Kısacası bize gerilla savaşının nasıl olması gerektiğini öğretti. Oyun, taktiksel FPS meraklıları tarafından oldukça oynandı ve çok tutuldu. Bunun üzerine Ubisoft ve Red Storm, Ghost Recon için Desert Siege ve Island Thunder adında iki genişleme paketi çıkarttı. Bu genişleme paketleri de serinin takipçileri tarafından beğenildi ve tutuldu. Bu oyunların ardından çok süre geçmeden Ubisoft, Ghost Recon 2'nin hazırlandığını duyurdu. Ghost Recon hayranları bu duruma oldukça sevinmişlerdi, ancak Ubisoft yan çizerek 2. oyunu PC'ye çıkartmadı. Oyun, 2004 yılında sadece PS2, Xbox ve Gamecube platformları için piyasaya sürüldü. Bu oyun da ilk oyunlar kadar tutulmasa da yine de oynandı ve sitelerden yüksek notlar aldı.
2005 yılında ise Ubisoft ve Red Storm, Xbox 360 platformu için Ghost Recon: Advanced Warfighter adlı yeni bir Ghost Recon oyunu geliştirdiklerini duyurdular, hemen ardından ise oyunun PC'ye de çıkacağı ancak PC versiyonunun GRIN adlı bir firma tarafından yapılacağı açıklandı. 2006 yılında GRAW (artık GRAW ve GRAW 2 diye devam edeceğim), Xbox 360 platformu için piyasaya çıktığında yer yerinden oynadı. Hatta bazı arkadaşlarım sırf bu oyunu oynayabilmek için PC'lerini satıp, kendilerine Xbox 360 aldılar. Oyun hem grafik açısından hem de oynanış açısından mükemmeldi, oyun ilk Ghost Recon oyunlarına nazaran FPS açısından değil TPS açısından oynanıyordu ve böylece daha rahat taktik yapabiliyorduk. Ubisoft bu oyun sayesinde oldukça kazanç sağladı. GRAW�ın PC versiyonu ise Xbox 360 versiyonundan birkaç ay sonra piyasaya sürüldü. Bu oyun, oyunun Xbox 360 versiyonundan tamamen farklı olarak hazırlanmıştı. FPS açısından oynanıyordu ve az da olsa eski Ghost Recon oyunlarına benziyordu. Oyunun PC versiyonu da yüksek sistem ihtiyaçlarına rağmen oldukça beğenildi ve oynandı. Ubisoft ise bu oyunların piyasaya çıkmasının ardından henüz birkaç ay geçmişken GRAW 2'nin yapımına başlandığını duyurdu. Geçtiğimiz Mart ayında Xbox 360 platformu için piyasaya çıkan oyun, eklenen yeni özellikler sayesinde yine adından söz ettirdi ve birçok oyun sitesinden yüksek notlar aldı. Bu ay içerisinde ise Ubisoft, GRAW 2'nin PC versiyonunu piyasaya sürdü. Oyunun ne kadar başarılı olup olmadığını merak ediyorsanız, yazının devamını okuyabilirsiniz. Hazırlanın, Meksika'ya tekrardan dönüyoruz.
Mitchell Takımını Hazırla, Meksika'ya Dönüyoruz
GRAW 2'nin yapımına başlandığını ilk duyduğumda oldukça heyecanlanmıştım. İlk oyun, hayatımda oynadığım en iyi taktik-FPS'lerden bir tanesiydi (en iyisi Raven Shield'dır). Oyunun PC versiyonu sonunda bu ay piyasaya çıktı ve bir çırpıda oynamaya başladım. Oyunun menüsü ilk oyunun menüsüne oldukça benziyor, hatta aynı bile sayılır. Bunu ilk gördüğümde oldukça korkmuştum. Ubisoft'un bu oyunu sırf para kazanmak için ilk oyuna birkaç şey ekleyip piyasaya sürdüğünü sanmıştım, ancak oyunu oynamaya başlar başlamaz yanıldığımı hemen anladım. Zaten oyunun neden oynanmaya değer bir oyun olduğunu ve ilk oyuna göre üstün taraflarını inceleme boyunca okuyacaksınız. Ubisoft ve GRIN bir seneden kısa bir süre içerisinde gerçekten de iyi bir iş çıkarmış ve bize ilk oyundan daha üstün bir oyun sunmuşlar.
GRAW 2 de ilk oyun gibi Meksika�da geçiyor (Amerika'nın bu aralar Meksika ile sorunu olduğu için oyun yapımcıları da hemen buna göre senaryo yazıyorlar). Oyunun hikayesi ilk oyunun hikayesinin bitişinden 48 saat sonrasını konu alıyor. İlk oyunun sonunda Ghost takımı ile Meksikalı direnişçilerin kökünü kazıdığımızı düşünürken 48 saat sonra Meksika'dan yeni bir terörist alarmı alıyoruz ve Scott Mitchell olarak Ghost takımımızla yeniden Meksika'ya doğru yola koyuluyoruz. Amacımız yine Ghost takımı olarak yönetimi devirmeye çalışan terörist grubunu durdurmak. Ama inanın bunu başarmak ilk oyunda olduğu gibi kolay olmayacak (ilk oyun kolay mıydı, hayır değildi). Oyunun hikayesi hakkında daha fazla bilgi vermek istemiyorum zira oyun içinde hikaye adına birçok sürprizle karşılaşacaksınız bunları söyleyip oyundan alacağınız zevki düşürmeyeyim. Ancak şunu belirteyim, eğer bu tür taktik-FPS'lerden hoşlanıyorsanız bu oyunu bitirmeden başından kalkamayacaksınız. Yani önemli bir işiniz varsa, ilk önce işinizi halledin sonra bu oyuna başlayın.