City 17'ye hoşgeldiniz. Combine istilasının dünyadaki merkezi olan şehirde, The Citadel'in devasa gölgesi altında inanılmaz bir maceraya atılmaya hazırsanız, lütfen CP'leri izleyin. Kurallara uyduğunuz sürece, City 17'de güvendesiniz. Herhangi kuraldışı bir hareketinizde, CP'ler sert yaptırım uygulama hakkına sahiptir. Bunları göz önünde bulundurmanız kendi sağlığınız açısından iyi olur. Bu şartları kabul ettiğinize göre, sizi koruyucu HEV suit'inizin içine alalım Bay Freeman... Uzun yolculuğunuz sırasında ona fazlasıyla ihtiyacınız olacak.

Uzun zaman geçti aradan. Eski dost Gordon Freeman'la Black Mesa'dan kurtulmaya çalıştığımız mükemmel macera, oyun boyunca sürekli karşımıza çıkıp duran G-Man'in bize sunduğu teklifle, ölmek ya da onun için çalışmak arasında yaptığı teklifle, sona ermişti. Aradan bizim zamanımızla 6, oyunun zamanına göre 10 yıl geçti. Bakalım o zamandan bu zamana neler değişmiş...

Half-Life 2'nin çıkışı oldukça sancılı bir dönem geçirdi. Kaynak kodlarının çalınması, oyunun çıkış tarihinin sürekli ertelenmesi, birçok oyuncunun oyunu beklemekten vazgeçmesine bile neden oldu. Lakin Half-Life 2, tüm zamanların en merakla beklenen oyunu, sonunda piyasaya çıktı. Peki onca bekleyişe değdi mi acaba? Yoksa yine hayalkırıklığı olan ve fazla şişirilmiş bir devam oyunuyla mı karşı karşıyayız? Ne mutlu ki, bu sefer beklentilerimiz fazlasıyla karşılanıyor...

Oyunun teknik detaylarlarına geçmeden önce, ilk oyun ve ikinci oyun sırasında olanlarla ilgili biraz bilgi verelim. Çünkü oyunda kimse size ortadan yokolduğunuz sırada neler olduğuna dair birşey anlatmıyor. Böylece bu bilgiler eşliğinde oyundan maksimum zevk alabilirsiniz.

Öncelikle, oyunda sık sık göreceğiniz "The Combine"ın ne olduğuna değinelim kısaca. The Combine, hazine kazanmak, güç ve teknoloji elde etmek ve bilgi edinmek amacıyla diğer gezegenleri istila eden acımasız bir imparatorluktur. (Star Wars'taki Imparatorluk'un, Half-Life versiyonu gibi de düşünebilirsiniz) Bir ırk olarak Combine, işgal ettikleri tüm gezegenlerdeki canlıların kombinasyonudur. Genetik teknolojiler, biyoloji mühendisliği ve elektronik aşılama sayesinde, Combine, yok ettikleri ırklardaki en iyi özellikleri alan bir tür yüce ırk. Xen'deki ve Dünya'daki kanıtlara bakarak Combine'ın teknolojik olarak çok ileride olduğunu söyleyebiliriz.

Dünya tarihine göre, 1995 yılında, Combine güçleri Xen'i istila edip, tüm Xenian ırkını ve gezegeni köle haline getirdiler. Ve her ele geçirdikleri gezegende yaptıkları gibi Combine teknolojisini kullanarak, Xen'in üstün ırkı sayılan Vortigaunt'lardan (Half-Life 1'deki elektrik atan yaratıklar) yeni melez Süper Askerler yarattılar. Xen iklimine uygun ve Combine teknolojisini kullanabilen bu askerler sayesinde gezegen üzerindeki hakimiyetlerini iyice kurmuş oldular. Combine aynı zamanda kurbanları olan türlerden birini, halkının Combine'ın isteklerini yerine getirmesini sağlayacak bir lider olarak gezegenin başına geçirdi. Bu yaratık, Half-Life 1'in sonunda Gordon Freeman'in yokettiği Ninilanth'dı (ki biraz dikkat ederseniz, aslında Ninilanth'ın bayağı geliştirilmiş bir Vortigaunt'a ne kadar benzediğini farkedebilirsiniz.) Xen'de bunlar olurken, Dünya'da henüz Combine tehlikesi baş göstermemişti. Gordon Freeman, henüz Black Mesa'daki görevine başlamamıştı ve hala doktorası için M.I.T.'de çalışmaktaydı. Black Mesa'da ise küçük teleportasyon deneyleri yapılıyordu. Araştırmacılar Dr. Eli Vance ve Dr. Isaac Kleiner'ın gözetimi altında Xen'den gelen kristaller ve organizmalar incelendi ve araştırmalar ilerledi.