Ne zamandır adventure oyunu sıkıntısı çektiğimizi, her adventure oyunu incelemesinde dile getiriyoruz. Eskisi kadar adventure oyunu çıkmıyor, çünkü adventure artık yeterli bir tür olarak görülmüyor. Hem grafiksel açıdan hem de artık millet aksiyon istediği için.. The Adventure Company, Traitors Gate ile daha önce yakaladığı başarıyı, devam oyununda da yakalamayı amaçlamış. İlginç bir adventure oyunu ile de, bunu başarabilmiş gibi. Oyunu ilk gördüğümde düşündüğüm şey buydu.

Oyun, aksiyon oyunu gibi gözükse de, aslında aksiyondan uzak bir oyun. Ok tuşlarıyla kontrol ediliyor ve tuşlara baskamk, bulmacaları çözmek ve doğru cisimleri doğru yerlerde kullanmaktan ibaret. Ekran görüntülerinde silahlı askerler falan gördüğünüzde, bunları nasıl yok edeceğinizi düşünüyorsanız, onun da kolay yolları var. Oyunu oynarken göreceksiniz.

Oyunun konusu oldukça klişe. Zaten bu oyunu sevenler konu ile pek ilgilenmeyeceklerdir. Hatta, oyunda bir tane ana göreviniz olacak. Öyle her bölümde başka görevler, bir görevi tamamlamak ve yenilerini almak da söz konusu değil. Oyunun ilk başında size verilen hedefe gitmek için birbirinden değişik labirentlerde ve odalarda, bulmacaları çözmek durumunda kalacaksınız. Bir odadaki bulmacanın sonuçları, diğer odaları da etkileyebiliyor. Genelde tek ilerleyiş yolunuz oluyor. Ama diğer odalardaki tüm bulmacaları çözmeniz gerekiyor.

Bulmacalar normalde kafa yorduğunuz zaman kolay ama neyi nerede kullanmanız gerektiğini bilemediğiniz için biraz zor olabiliyor. Diğer adventure oyunları gibi, etkileşime gireceğiniz yerleri göremiyorsunuz. Tek yardımcınız daha önce ele geçirilmiş ve kısmen yanmış bir kitap. Bu kitaptaki sayfalar, bulmacalar hakkında bilgiler sunuyor. Nostradamus kehanetleri gibi yazılan bilmeceleri çözmeniz gerekiyor yani oyunda ilerlemek için.

Kontroller oldukça kolay. Yön tuşları ile karakteri yönetirken, aksiyon tuşu ile etkileşime giriyorsunuz. Koşma tuşu falan da var aslında ama bir kere bile kullandığımı hatırlamıyorum. Sağdan soldan aşağı düşme gibi bir probleminiz olmadığından, pek kullanmıyorsunuz bu tuşları. Ayrıca yanınızda taşıdığınız sırt çantanızda da kullanışlı aletler var. Ama bunu sonlara doğru çok kullanacaksınız. 2 haritadan oluşan oyunun ilk haritası bir tapınak, diğeri ise askeri bir üsten ibaret. Bu askeri mekanda aletlerinize çok ihtiyaç duyacaksınız.

Oyunun grafikleri aslında çok basit ama bazı yerlerde de çok uğraşılmış gibi. Karakter çok köşeli mesela. Hareketleri yumuşak da olsa, yine de günümüz oyunları gibi değil. Mekan daha bir detaylı tasarlanmış. Tapınaklar, resimler, çizimler, kabartmalar falan çok harika tasarlanmışlar. Ama yine de günümüz kalitesinde değiller. Ama kesici aletler süper yapılmışlar. Bazı bölümlerde dönen bıçaklarla falan uğraşmak gerekiyor. Bu bıçaklara kamera yakınlaştığı zaman, bıçakların süper grafiklere sahip olduğunu göreceksiniz. Dğer hiçbirşey böyle kaliteli değil ama nedense kesici aletlerin grafikleri mükemmel olmuş. İlginç bir nokta.

Oyunda pek bir ses duymadım ben. Bazen esas oğlan kendi kendine birşeyler söylüyor ama takmaya değmez. Ayrıca taşların hareket etmesi, bulmacalar çözüldüğünde duyulan seslerden başka pek birşey duymayacaksınız. Ara video görüntülerinde de ses efektleri iyi yapılmış.

Oyun sistem olarak ortamala bir sistemde çalışıyor. MX işlemcili bir ekran kartı ile ve 1Ghz bir işlemci ile rahatça oyunu oynayabilirsiniz. Fazla detaylı olmayan grafikleri sayesinde, herkes bu oyunu oynayabilecek. Ama aklınızda olsun, oyun için çok kafa patlatmanız gerekiyor. İngilizce bilmeniz de, bulmacaları anlamak için çok gerekli.

Traitors Gate'i ben de daha önce oynamamıştım. Ama ardından gelen devam oyunu bence çok başarılı. Bir oyuna yüksek puan vermek için ille de grafiklerinin iyi olması gerekmez. Benim bilgisayar başında aralıksız oturmam ve oyunu bitirmem yeter. Siz de seveceksiniz, garanti veriyorum : )